Kayıtlar

Kasım, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İkizli Çeşme

Resim
Benderli Sadrazam Selim Sırrı Paşa tarafından inşa edilen çeşme, 1828 yılında yapılmıştır. Mermerden yapılan çeşmede, en üstte çelenk içinde ay ve yıldız, hemen altında üç sıra kitabeye ve kitabe altında ise iki sıra girland’a sahiptir. Çeşme kitabesinde; Fahrialemin adaşı eski sadrazam, o mevkii yüce zat Bigados’ta bu suyu akıttı. Yoldan geçenlerin hayır dualarını almak için, dilediği şekilde maksada uygun olarak bu suyu akıttı. Esad’ın kaleminden bu gönül alan tarih sızdı. Selim Paşa Allah rızası için bu suyu akıttı. (Miladi 1828) diye yazmaktadır. İkizli Çeşme, Selim Paşa’nın halen bilinen ve görünen en önemli izidir.

Havuzlu Çeşme

Resim
İkizli Çeşme’nin hemen yanında bulunan 1898 yılında yapılan kare planlı mermer havuz, Epivates’te (Bigados’ta) 1889 yılında çıkan yangından sonra özellikle okullara yakın bir şekilde, tekrar olası yangınlara müdahale etmek amacıyla ve hayvanların su ihtiyacını karşılamak için icra edilmiştir. Gövdesinde aslan başlı mermer musluk mevcuttur. Günümüzde güvenlik önlemleri sebebiyle havuz kuru halde boş tutulmaktadır.

Taş Okul “Selimpaşa İlkokulu”

Resim
Yapımına 1866 yılında başlanan bu okulun inşası 4 yıl sürmüş olup, 1870 yılında faaliyete geçmiştir. 1870'den 1922 yılına kadar sadece Rum Ortodoks erkek çocuklarına ilkokul düzeyinde ki eğitimleri için hizmet veren bu okul kare planlı, yığma taştan, iki katlı ve özgün mimarisi ile dikkat çekmektedir. 1870 yılında eğitime başlayan bu okul, Bigados'da yaşayan Rum Halkının maddi ve manevi destekleri ile yapıldığı için; ''Bigados Halk Okulu'' - ''Bigados Toplum Okulu'' gibi farklı isimlerde anılmaktaydı. 1923 Cumhuriyetin ilanından itibaren okul olarak kullanılmaya devam eden bu yapı 2007 yılında restorasyon gördükten sonra kız-erkek karma şeklinde, anaokulu ve ilkokul olarak günümüzde halen “Selimpaşa İlkokulu” olarak eğitim ve öğretime devam etmektedir. Kaynakça : Selimpaşa Epivates Bigados Derneği

Hosia (Azize) Paraskevi Kilisesi “Refik Tuna Parkı”

Resim
Hosia (Azize) Paraskevi Kilisesi. Bu kilise 910-930 yılları arasında Epibatai’de (Selimpaşa) doğan azize Hosia Paraskevi’ye adanmıştır. Bu bölge, Epibatai’nin merkezi dini bölgesiydi ve geleneklere göre, (kilise) azizenin doğduğu ve evinin bulunduğu aynı yere inşa edildi. Kiliseye ilişkjin en eski kanıt, Novgorod Piskoposu Ruz gezgin Antony’nin 1200 yılındaki tanıklığına dayanmaktadır. Kilise, Ağustos 1817’deki büyük yangında tamamıyla tahrip olmasına karşın, Moldo-Wallachia Valisi Prens Alexander Kallimachi desteğiyle 1820 yılında yeniden inşa edilmiştir.  Cemaat aynı yerde daha büyük bir kilise inşa etmek amacıyla 1885 yılında eski kiliseyi yıkmıştır.  İşçilerin 6 yıl içinde inşa ettikleri kilisede, yapı malzemesi olarak Duc Alexios Apokaukos’un Bizans kulesinin bir kısmı kullanılmıştır. Bu kilise, Doğu Trakya’nın en büyük kilisesiydi(yükseklik 16 metre, genişlik 26 metre, uzunluk 30 metre ) ve kilometrelerce öteden görülebilen gerçek bir mücevherdi. Kilise, 19...

Aziz George Kilisesi “Selimpaşa Yeni Camii”

Resim
Kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte 1796 yılından bu yana mevcut yerini koruduğu bilinmektedir. 1817 yılının Ağustos ayındaki büyük yangında tahrip olduktan sonra 1818 yılında Boğdan (Moldova) prensinin maddi desteği ile onarıldıktan sonra 1820 yılında İstanbul ve Epitavates’de ki (Bigados) Rum halkından toplanan maddi yardımlar ile aynı yerinde yeniden inşa edilmiştir. Yapı Cumhuriyet döneminde gerçekleşen mübadele sonrasında minare eklenerek günümüzde “Selimpaşa Yeni Camii” olarak kullanılmaya devam etmektedir.

Bigados’tan Selimpaşa’ya bir sahil kasabasının dönüşümü…

Resim
İnsan anılarıyla, yaşantılarıyla insan olur ve yaşadığımız yerler, çocukluğumuzun geçtiği mahalleler, okuduğumuz okullar bazen bu anıların esas unsuru olur… Bazen yıllar sonra o okuduğumuz okulu, oyun oynadığımız sokakları, oturup sıcak bir çay içtiğimiz sahil kenarındaki çay bahçesini gezdikçe o yıllara döneriz usulca. O çocukluğumuzun geçtiği eski evi görüp, o evde yaşanan iyi veya kötü anlar akla geldikçe farkına varırız ne kadar zamanın geçtiğini… İnsan çevresiyle vardır, çevresiyle var olur ve yaşadığımız mahalle, kasaba değiştikçe, o eskiye ait şeyler yitip gittikçe bizden de bir parça gider sessizce… Okulumuzun bulunduğu Cumhuriyet’in Selimpaşa’sı, Osmanlı’nın Bigados’u, Bizans’ın Epivates’i yüzyıllar içinde büyük değişimler yaşadı, nüfusu, yerleşimi, mimarisi, mutfağı bazen sessizce bazen yaygaralar kopartarak değişti ve her değişimde bazı anılar, silindi gitti… Bizler Selimpaşa değişirken kentin tarihi, geçmişin anıları, izleri silinip gitmesin, yok olmasın diye bu...